Nasılsınız? Bu hafta çok heyecanlı bir haberim var. Bir sene önce esintisinde huzur bulduğum, denizinde buz kesildiğim ve bolca dans ettiğim Bozcaada’da 20’lik gözünüze çarpabilir. Nasıl yani? Bu sene Bozcaada Caz Festivali’nin medya sponsorlarının arasında yer alıyoruz. 6-7-8 Eylül’de gerçekleşen festivalin ana mekanı Ayazma Manastırı, sahnede de Alfa Mist, Kraak & Smaak, Bozcaada Ensemble, Deniz Taşar, Aydın Esen Group ve Öner Karaçuha Quartet var. Anlayacağınız adada keyifleniyoruz, rahatlıyoruz ve bolca kafalarımızı sağ sola sallamalı dans ediyoruz.
Geçen sene aşık olarak bıraktığım bu adada, bu sefer 20’lik olarak varolmak beni çok çok çok mutlu ediyor. Bozcaada benim için büyülü bir deneyim olmuştu. Orada tanıştıklarım ve beraber güldüklerimin yanı sıra, inanılmaz tatlı mekanlar keşfetmiştik — ikonik parçalar çalınan bir piano barı dahil. Bu sene orada fiziksel olarak yer alamasam da, 20’lik ekibinden sevgili Şeyma ile festivalin zevkini uzaktan yaşıyor ve sizlere yaşatıyor olacağız. Yani anladığınız bu iki hafta boyunca Perşembeleri, bültende Bozcaada’dayız.
O zaman ne dersiniz, başlayalım mı?
Sevgiler,
Yasmin
Kapak fotoğrafı: Pinterest
Bozcaada Caz Festivali’nin Arkasındaki Yüzler ile Tanışalım!
Üç gün,birçok atölye ve büyülü güzel bir ada. Peki bu organizasyonun arkasında kimler var?
Emre Erbirer, İstanbul, 36.
Yolunuz festival ile nasıl kesişti?
Bozcaada Caz Festivali'ni düzenleyen ekip üniversiteden arkadaşlarım, 20'li yaşlarımızda İstanbul'daki festivallerde ve konserlerde birlikte çalıştığım, eğlendiğim ve festivalcilik kavramını tattığım kişiler. BCF'nin ilk yıllarından beri festivalde farklı rollerde bir şekilde yer alıyorum. Konuşmacı, moderatör, kolaylaştırıcı gibi pek çok rol üstlendikten sonra, son üç yıldır, BCF Keşif programı altında 'Güncel Meseleler, Yeni Olasılıklar' başlıklı bir alanın program kürasyonunu üstleniyorum.
Festival odağında en sevdiğiniz şarkı/grup nedir?
Festivalde her yıl büyük bir heyecanla beklediğim etkinlik 'Bozcaada Ensemble' oluyor. Bu yılki programda da Önder Focan, Anıl Şallıel, Barış Doğukan Yazıcı gibi isimlerin bir araya gelmesi beni çok mutlu etti.
20’li yaşlarla ilgili bir düşüncenizi alabilir miyiz? Sizce nasıl yaşlar?
20'li yaşlar bence biraz geçiş dönemi gibi. İlk gençlik ile yetişkinlik arası bir geçiş, kaygı ile hesap arası bir geçiş, eğlenme ile durma arası bir geçiş. Maddi olarak imkânların kısıtlı olduğu, ama buna rağmen daha özgür olunan, kariyer için çok çaba sarf edilen, ama buna rağmen daha çok risk alınabilen, çok fazla ilişkilenme yaşanan, ama buna rağmen bazen çok yalnız da hissedilebilen yaşlar. Zor yaşlar. Yaşayanlara kolaylıklar ve sabır diliyorum. :)
Ece Devrim Küreksiz, Bursa, 26.
Yolunuz festival ile nasıl kesişti?
Bursa'da doğdum, 26 yaşındayım ve festivalin ilk yılından beri parçası olan şanslı kişilerden biriyim. Üniversitede sektör profesyoneli olmak üzere eğitim alıyordum ve Bozcaada Caz Festivali, çalıştığım ilk festival oldu. Bu festival, işime olan sevgimi, bağımı ve saygımı arttırdı ve kaçınılmaz son diyebileceğim Bozcaada'yı evim gibi hissettiğim bir yer haline getirdi. 2017'den beri adaya gitmediğim bir yaz olmadı ve henüz daha ait hissettiğim bir yer bulamadım diyebilirim. Festivalde yıllar içinde direkt sanatçılarla ilgilendiğim pek çok görevim oldu. Ancak bu yıl hep hayalini kurduğum programlama sürecine de dahil oldum ve müzik programında bir katkım olduğu için hem çok mutluyum hem de aylardır hayal ettiğimiz sanatçıları sahnede izleyeceğim için çok heyecanlıyım.
Festival odağında en sevdiğiniz şarkı/grup nedir?
Bu yıl favori seçmem çok zor ama 2023 yılı Kasım ayında festivalin ilk programlama aşamasına başladığımızda, programlama liderimiz Onur ile Kraak & Smaak bizim için vazgeçilmez bir seçimdi. Bu nedenle onları sahnede izlemek ve festival katılımcılarını enerji yüklü sahne performanslarıyla buluşturmak için çok heyecanlıyım. Bunun yanında, Alfa Mist, her fırsatını bulduğumda dinlemek için çaba gösterdiğim bir müzisyen ve ekibinin de büyük bir hayranıyım. Bu yıl benim kalbime en yakın sanatçımız ise Girls in Airports oldu. Program dinamiğini oluştururken hassas ayarlar yapmamız gerekiyordu ama Girls in Airports’un dahil olduğu bir program yapabilme fikri bile beni çok heyecanlandırdı ve şimdi sahnede izleyeceğim günü sabırsızlıkla bekliyorum.
20’li yaşlarla ilgili bir düşüncenizi alabilir miyiz? Sizce nasıl yaşlar?
20'li yaşlar benim için tutup bırakmak, yeniden tutup bırakmak ve tekrar tekrar bu döngüyü yaşamak gibi geçiyor. Sürekli kaybolup kendimi bulduğum, biraz daha kaybolup kendimi yeniden ama daha kapsamlı bulduğum bir süreç. Kendimi keşfettiğim, kendimi şaşırttığım, bazen kendi kendimi düşürüp sonra kaldırmayı öğrendiğim bir dönem ve hala birkaç yılım daha var. Biraz daha tökezlemek, daha çok öğrenmek ve daha çok kendime yaklaşmak için çok heyecanlıyım.
Pınar Sezgi Uğuryol, Bursa, 47
Yolunuz festival ile nasıl kesişti?
Festivale idari konularda destek veriyorum. -kod adı joker - Festival kurucu ortaklarından ikisi kardeşim ve kız arkadaşı. BCF hayalini kurmaya başladıklarından beri sürecin yakın takipçisi ve hayranıyım.
Festival odağında en sevdiğiniz şarkı/grup nedir?
Festivalde Alfamist’in Keep On isimli parçalarını canlı dinlemeyi heyecanla bekliyorum.
20’li yaşlarla ilgili bir düşüncenizi alabilir miyiz? Sizce nasıl yaşlar?
20’li yaşlar kendini yeni tanımaya başladığın, risk almaktan korkmadığın, Anı yaşamaktan büyük keyif aldığın ve fiziksel olarak en enerjik zamanların. Müthiş yaşlar. En çok özlenenler…
Simay Baran, 25
Yolunuz festival ile nasıl kesişti?
1 senedir festival ekibine mükemmeliyetçi yatkınlıklarla dahil oluyorum. Ayrıca ekibe Anadolu esintileri de getiriyor, arada ofise etliekmek sipariş ediyorum. Bi’ bu çeşitlilikten ötürü, bi’ de çok iyi Notion kullandığım için işe alındığımı düşünüyorum, aynı sebepten etkinlik organizasyonu yapıyorum. Keşif keşfedeni bir bakıma heheh.
Festival odağında en sevdiğiniz şarkı/grup nedir?
Leo Phal, Life in a Wind! (metaforik)
20’li yaşlarla ilgili bir düşüncenizi alabilir miyiz? Sizce nasıl yaşlar?
Kaotik, katartik ve kayıp. Bulmayı ve bulunmayı beklediğin ama aynı zamanda kayıp olmanın tedirgin sularında gezdiğin yaşlar. Sevdiklerinle buluştuğun, kendinle elele girdiğin yazlar. Bazen gözlerinde yaşlar, ama pek güzel yaşlar!
Ece Manav, İstanbul-Berlin, 26
Yolunuz festival ile nasıl kesişti?
Festival ekibinin büyük çoğunluğu Bilgi MAP (Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetimi) çıkışlı, benim gibi, ordan ortaklık var ama biz kesin bu hayatta tanışırmışız. Okuldayken Türkiye’de çeşitli kültür sanat etkinliklerinde ve festivallerde iletişim, operasyon, backstage gibi görevler alıyordum. Bir gün bir stüdyo dersinde yerde yatıyordum, Onur (Çelikkol) bana doğru geliyor gözü parlayarak; “Bil bakalım” dedi, “Bozcaada Caz Festivali mi?” dedim, “Evet” dedi. Hemen ekiple tanıştım ertesi gün Salon IKSV’deki o yılın lansman partisinde. Sosyal Medya için dahil oldum o yıl, sonraki senelerde tüm festival iletişimini çatı olarak üstlendiğim iki sene geçirdik. Profesyonel hayatıma artık bireysel ve serbest devam ediyorum ama BCF ile bağlantım hep devam etti, bu yıl da festivalin iletişimcisi olarak ekipte beliriverdim.
Festival odağında en sevdiğiniz şarkı/grup nedir?
Alfa Mist’i bir kez daha dinlemek için heyecanlıyım, yoğun ve duygusal bir yolculuk oluyor. Kraak & Smaak’sa yeni heyecanım olabilir bekliyorum. :)
20’li yaşlarla ilgili bir düşüncenizi alabilir miyiz? Sizce nasıl yaşlar?
20’li yaşlar… Deli bir dans, müthiş de yazasım geliyor sonra siliyorum, ama her haliyle de öyle, çok canlı… Birçok şeyin “en”i diyebilir miyiz? En seksi, en heyecanlı, en çetrefilli. Riski bol, sorumluluğu az. Hayatımın ortasından tam bir potpuri. Tüm rocknroll’unun yanında da kendini birçok anlamda var etme yaşları, yoğurt yiyişin ufaktan oturuyor, tercihler netleşiyor, değiştiremeyeceğin taraflarını da görüyorsun bence, ya da onları seviyorsun artık. Bir süredir yürüdüğüm yolda yakın zamanda bir yağmur başladı gibi hissediyorum, bereketi de için de, tokatı da sağlam. Baya bir süre bitmeyeceğini görebildiğim ve köklerimden hissettiğim birkaç yıllık bir sağanağa benziyor. Çok normal ama değil mi?
Benim için 20’ler dağınık bir masa gibi, masadakiler birbiriyle o kadar hemhal, tüm renkler uyumlu, birbirine hizmet ediyor, yakışıyor, ancak inanılmaz dağınık bir masa.
2024’ten sesleniyoruz tabi. :)
Tuna Mert, Niksar, Tokat, 21
Yolunuz festival ile nasıl kesişti?
Ekibin en çıtır üyesiyim. Festivale 3 sene önce ilk defa gittikten sonra ekibin bir parçası olabilmek için amansızca çabaladım. Nihayet bu sene itibariyle festivalin Keşif kolunda direktör asistanı olarak kendimi ekibe attım. Festivalde sabah yogasından Un paneline oradan da dj setine "Her şey yolunda mı?" diye sorarken beni görebilirsiniz.
Festival odağında en sevdiğiniz şarkı/grup nedir?
Alfa Mist, Energy
20’li yaşlarla ilgili bir düşüncenizi alabilir miyiz? Sizce nasıl yaşlar?
20'li yaşlarda daha çok tazeyim. Bilmiyorum açıkçası 20'li yaşların ne ifade ettiğini ama bilmemekten de çok memnunum. 1 gün, 1 ay, 1 yıl sonrasının nasıl şekilleneceğini yolda keşfetmenin yolcusuyum.
Ekosistemler, Şarkılar, 20li Yaşlar ve Bağlanmak Üzerine
Sadece kendimizi değil, ait olduğumuz toplulukları nasıl dönüştürebiliriz? Her birimiz, ürettiklerimizle, dahil olduğumuz takımlarla birlikte nasıl bir bütünün ve ağın parçasıyız?
Yazı:
Sekizinci kez caz severleri ağırlamaya hazırlanan Bozcaada Caz Festivalinin bu yılki teması miselyum. Yeraltının nöral ağı olarak da adlandırılan miselyumlar bastığımız her toprak parçasının altında kilometrelerce uzanıyor. Dayanıklı ancak esnek, kırılgan fakat dirençli bu ağlar şüphesiz ki insanların birbirleriyle ve diğer canlı cansızlarla kurduğu ilişkileri de andırıyor.
Biyomimikri ile doğadan öğrenen insanlar kuş gagalarına bakıp uçak tasarladı, örümcek ağlarına bakarak hafif ve dayanıklı mimari eserler inşa etti. Miselyumlara bakarak sosyal ağlar ve birliktelikler tasarladığımızda ise herkes için daha besleyici, yaratıcı, ve durmadan gelişen bir ilişkiler bütünü kurgulayabiliyoruz. Merkezine belli bir otoriteyi almayan bu ademi merkeziyetçi ağlar bilgiyi, gücü, ve kaynakları bölüşmekten beis duymuyor, beraberce ilerlemeyi önceliyor. İnsanların yeni keşfetmeye başladığı bu örgütlenme türünü mantarlar asırlardır yapmakta, onların kurduğu ağlar sayesinde ekosistemde bilgi akışı çok daha anlamlı, biyoçeşitlilik devam ediyor, bitkiler birbirleriyle iletişim kurabiliyor.
Temadan ilk kez haberdar olduğumda aklıma iki şey geliyor:
Miselyumlar biraz da Bozcaada Caz Festivaline benziyor. Yıldan yıla devam eden festival yalnız caz severleri değil Çanakkale ve Adalar ekosistemindeki birçok kıymetli girişimi, uluslararası ortakları, medya partnerlerini ve daha nicesini Bozcaada ekosistemine bağlıyor. Türkiye’de kendine has bir caz hafızası oluşturuyor, müziğe dair hafızamızı yeniliyor.
Miselyumlar biraz da yirmili yaşlarıma benziyor. Arkadaş çevremin, hobilerimin, bilgilerimin kesilmeden hep arttığı, budanmadan dallandığı o yaşlar. İlginç biçimde elimizdeki maddi kaynaklar en azken belki de hayatımızda en çok bağlantıya adım attığımız yıllar.
20lerimde kurduğum bağlar yüksek ihtimalle miselyumlar kadar bilge ve akıllı değildi, her şeyden önce ağın bir ucunun ötekinden haberi yoktu. Ancak o yıllar insanlarla kolayca bağ kurabildiğim, bağlandıkça birbirimizden öğrendiğimiz yıllardı diyebilirim. 20ler çoğaltmanın, 30lar azaltmanın yaşıymış gördükçe anlıyorum. Çevremdeki insanları, kullandığım araçları, hobilerimi günden güne budarken bundan beis duymuyorum. Ancak budamaya geçmiş biri olarak 20lerde miselyumcasına bağlanarak büyümenin bilgeliğini yeni anlıyorum.
Arkadaşlara, hobilere, topluma, değiştirmek istediklerimize, aynı bıraktıklarımıza, köklerimizle sağlamca bağlanmak; her bağlantımızın ihtiyacını karşılamaya koşmadan bilgece ve miselyumlar gibi birbirimize iyi gelecek pratikler geliştirmek tam 20liklerimin adetiymiş. İndirim yapılan her restoranda yemek yediğim, fırsat bulunca her festivale gittiğim, bedava konser bileti bulunca kaçırmadığım için ne kadar sevinsem az.
Bu fotoğraf 25. yaş günümde tüm arkadaşlarım tanışsın diye organize ettiğim büyük kutlamanın sabahında çekildi. O kutlamada tanışan birçok kişi sonrasında dost olabildi, en büyük sebeplerinden biri ise ortak değerlere ve heveslere sahip olmalarıydı. Zaten network teorisi der ki akıllı ağların kurulup işleyebilmesi için merkeze bir kişiyi ya da kurumu değil bir değeri veya ortak amacı koymak gerek. O zaman zaten tüm aktörler birbirleriyle gerektiği kadar ve gerektiği zaman etkileşime girecektir.
Bozcaada Caz Festivali bu akıllı bağlanmayı yıllardır yapıyor bence. Katılımcılar yalnızca caz sevgileri etrafında kenetlenmiyorlar, aynı zamanda doğa harikası bir adada var olmanın özel hissi ve o ekosistemi koruma içgüdüsüyle de birbirlerine bağlanıyorlar. 2024 festivali yarın başlıyor, bu yıl kimler nelerle nasıl bağlanmış, miselyumumuz nasıl da genişlemiş duymak için sabırsızlanıyorum. Gidebilenler harika zaman geçirsin, gidemeyenler medya partnerleri sayesinde festivalin nabzını tutsun!
Çok yaşa Bozcaada :)
🎀 Bu hafta Bozcaada Caz Festivali’nin kurdelasını kestik.
🎷 Haftaya, Şeyma festival’den bildiriyor olacak!
💌Çevrimiçi rakı soframız olan 20'liğin Instagram hesabını buradan takip edebilirsiniz. Artık TikTok’umuz da var, bekleriz.
💬Bu sayımızla ilgili yorumlarınızı, düşüncelerinizi bekliyoruz! Aşağıda buluşalım.
✨ O zaman haftaya görüşmek üzere diyelim mi? ✨