Bu Festival Kimin? Bizim!
Kreşendo'nun düzenlediği Bu Festival Bizim'i üçüncü kez selamlıyoruz. Bu hafta ekipten sesler, Kardelen ile soru-cevap ve Şenceylik ilan-ı aşkı var.
Selam gençler!
Nasılsınız? Haftanız nasıl geçti? Bu hafta çok sevdiğimiz insanlar tarafından organize edilen çok güzel bir festivalin başlangıcını kutluyoruz. Gizemli cümleleri bırakıyorum ve hemen açıklıyorum: Kreşendo’nun bu yıl üçüncü kez düzenlediği İstanbul müzik buluşması Bu Festival Bizim 1-8 Kasım tarihleri arasında gerçekleşiyor.
Teması “Mutluluğun Ritmi” olan festival müzisyen kadınları merkezine alıyor. Konserlerle, konuşmalarla ve atölyelerle dolu programı inceleme şansınız oldu mu? Size linki şuraya bırakalım:
EMİNİM hatırlarsınız ( tehditkar) geçen sene de Bu Festival Bizim’in medya sponsorlarından biri olmuştuk. Bu 20’lik için çok heyecan vericiydi çünkü;
İlk defa bir festivale medya sponsorluğu yapıyorduk.
Harika bir ekip ile tanışıp, birlikte üretme şansı elde etmiştik.
İstanbul’un her yerine gerçekleşen bu festivalin organizasyonu karşısında ağzımız açık kalmıştı.
Kreşendo ekibi bu sene de aynı efor, özen ve özveri ile bu festivali düzenlediler. Karşılarına ne çıktıysa, 2024 Olimpiyatlarında altın madalya kazanan Winfred Yavi gibi (spor metaforu da yaptık hayırlı olsun), engellerin üzerinden zarafetle sıçradılar ve ilerlemeye devam ettiler. Geçen sene hazırladığımız bülteni okumadıysanız lk sizi oraya alalım. Sonra da başlayalım, ne dersiniz?
Bu hafta nelerimiz var?
📍Bizi neler bekler? Kısa bir program özeti
👯 Bir festivalin anatomisi: Tanıştıralım, Kreşendo Ekibi.
🎤 Uzun bir aradan sonra Alıp Başını Gidenler: KARDELEN
💃 Bir güzelleme: Şenceylik
Müzikle kalın <3
Yasmin
25 Eylül akşamı Hope Alkazar’da Kreşendo ekibi ve tüm paydaşlar ile biraraya geldik. Böyle oluşumların lansmanlarda bulunmayı çok seviyorum. Bu iş gönül işi. Çok fazla kan, ter, gözyaşı ile dolu. Küçük balık olmak ya da belli bir duruştan sapmadan sağlam durmak ülkede çok zor. Gerçekten çok zor. Bu bireysel ve bağımsız yayıncılık için de böyle, festival organize etmek için de. O nedenle benim için kolektifliği besleyen, topluluk hissini büyüten bir buluşmaydı.
Tamam şimdi asıl konuya gelelim. Lansmanda festival direktörü Beril Sarıaltun Bu Festival Bizim programını bizlerle paylaştı. Bizi neler bekler?
Festivali 1 Kasım’da Volkswagen Arena’da gerçekleşecek Selût, Nova Norda ve Marina Satti konseri ile açıyoruz. Bu güçlü başlangıçtan gelen enerji 8 Kasım’a kadar Dilay Dal, Sera Savaş, Maya Perest, Melisa Karakurt, Kardelen ve Selin Baycan konserleri ile devam ediyor.
Müzikle beraber konuşmalar ve atölyeler var. Bunlara yerler dolmadan yazılmanızı öneriyorum.
Atölyelerde:
Şükrü Kibar ile Dans ve Hareket: Boybye Class, Simge Pınar ile Yaratma Cesareti & Şarkı Yazma Atölyesi, Çağıl Kaya ile Vokal Atölyesi: Temel Teknikler ve Leyan Senay ile Ritim Atölyesi, Red Bull Dance Your Style Türkiye şampiyonları Aydan Uysal ve Volkan Arıcı ile her seviye için dans atölyesi var.
Konuşmalarda ise:
“Mutluluğun Ritmi” teması kapsamında beraber düşünmenin, eğlenmenin gücünü keşfetmeye teşvik eden konuşmalar bulunmakta.
“Müzisyenlerin (Akıl) Sağlığı: Müzik Sektöründe Mutluluğun Resmini Çizebilir Miyiz?”
Moderatör: Deniz Koloğlu, Konuşmacılar: İdil Meşe ve Özge Ç. Denizci
“Mutluluğu Paylaşmak: Birlikte İyi, Birlikte Güçlü”
Moderatör: Bihter Ayyıldız, Konuşmacılar: Kaya Demiral, Yağmur Çoban ve Emre Güzel
“Karanlık Zamanlarda Umudu ve Mutluluğu Konuşmak”
Konuşmacılar: Olcay Akyıldız, Zeynep Uysal ve Hande Ortaç
Kreşendo'yla Sokaklar Bizim: Beyoğlu
Bu hafıza turunun rehberleri: Asena Günal ve Asena Hayal
Bir festivalin anatomisi: Tanıştıralım, Kreşendo Ekibi.
Konserlerle, atölyelerle, konuşmalarla dolu inanılmaz kapsamlı festivalin arkasında kimler var?
Ezgi Karadayı, Operasyon
Kendinizi tanıtır mısınız? Kreşendo ile yolunuz nasıl kesişti?
Boğaziçi'nde Sosyoloji okudum, sonra Bahçeşehir'de Caz Performans yüksek lisansı yaptım, müzisyenim. Beril'le üniversiteden beri arkadaşız. Kreşendo'yu kurduğu günden bugüne bir şekilde ben de bir parçasıyım.
Kreşendo ve festivalde göreviniz nedir? Sorumluluklarınız nedir?
Kreşendo'da ve Bu Festival Bizim'de operasyondan ben sorumluyum. Özellikle sahada her şeyin yolunda gittiğinden, tüm planlamalarımızın işlediğinden emin olmakla yükümlüyüm yani :)
Festival ile ilgili sizi en çok heyecanlandıran şey nedir?
Üçüncü kez öyle ya da böyle bir şekilde gerçekleştirebilmek, daha fazla insana ulaşabilmek ve kadınlara mutlu oldukları, güvende ve tatmin olmuş hissettikleri bir alan açmak umudu.
Biraz da 20’lere dönelim: 20’li yaşlar sizin için ne ifade ediyor?
Bitmek üzere olmasının hafif hüznü, biraz da 'benden geçti kardeş' hissi. 20'lerin hakkını veren bir çılgınlığım olmadı hiçbir dönemde gerçi, belki de 20'lik olmamışımdır hiç be Yasmin. Yine de yolun başında olmak, yolunu çizerken tökezlemeye hakkın olduğunu bilmek güzeldi, iki sene daha hakkım var tökezlemeye, o yüzden hâlâ güzel.
Okurlarımıza festivalde kesinlikle kaçırmamaları gereken bir atölye / konser / aktivite önerebilir misiniz?
Hiçbir konseri kaçırmasınlar :) ama ben özellikle 5 Kasım'daki atölyeler için çok heyecanlıyım desem... Bir de 8 Kasım'da gerçekleşecek "Karanlık Zamanlarda Umudu ve Mutluluğu Konuşmak" isimli sohbeti sabırsızlıkla bekliyorum. Başlığa baksanıza, hepimizin buna ihtiyacı yok mu sizce de?
Beril Sarıaltun, Festival Direktörü
Kendinizi tanıtır mısınız? Kreşendo ile yolunuz nasıl kesişti?
Beril, Kreşendo'yu kurdum. Müzisyenim. Boğaziçi'nde Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler ardından Berklee College of Music'te Elektronik Müzik Prodüksiyonu & Ses Tasarım yüksek lisans yaptım.
Kreşendo ve festivalde göreviniz nedir?
Festival direktörüyüm. Festivalin programlamasından uygulamasına ekipleri kurma, iletişim ve ilişki yönetimi, bütçe, kaynak & strateji geliştirme gibi işler benim sorumluluğumda :)
Festival ile ilgili sizi en çok heyecanlandıran şey nedir?
Üçüncü yılında da gerçekleştirebilmek. Bir de uluslararası bir ismi, Marina Satti'yi ağırlayacak olmak.
Biraz da 20’lere dönelim: 20’li yaşlar sizin için ne ifade ediyor?
Kriz ve değişim.
Okurlarımıza festivalde kesinlikle kaçırmamaları gereken bir atölye / konser / aktivite önerebilir misiniz?
Beyoğlu Hafıza Turu doldu, o yüzden 8 Kasım'da "Karanlık Zamanlarda Umudu ve Mutluluğu Konuşmak" panelini önerebilirim. Atölye olarak 5 Kasım tamamen kombine bilet alıp geçsinler - Topuklularla Dans heyecanla beklediğim bir atölye. Konser 1 Kasım Volkswagen Arena :) 20'lik bültene özel 20'likleri bir güne koyduğumuz 3 Kasım Salon İKSV günümüz.
Nihal Albayrak, Operasyon
Kendinizi tanıtır mısınız? Kreşendo ile yolunuz nasıl kesişti?
Kültür sanat alanında kadınlarla ve kuirlerle üretim alanları kurmaktan keyif alan ve kuir-feminist perspektifle işler üretmeyi önemseyen biriyim. Oyunculuk, proje ve etkinlik yönetimi, marka ve iletişim danışmanlığı çok yönlü profesyonel hayatımın temelini oluşturuyor.
37 yaşındayım. Lisans eğitimini Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi bölümünde, yüksek lisans eğitimini Bilgi Üniversitesi Kültürel İncelemeler bölümünde aldım. Yaptığım işlerle alakasız gibi görünse de multidisipliner çalışma zihniyetim için bu akademik ortamların katkısı yüksek oldu muhakkak :)
Kreşendo oluşumu ile kurulduğu günden beri yolumuz kesişik aslında. Beril (Kreşendo’nun kurucusu) ile tiyatro projeleri, podcast yapımcılığı gibi alanlarda ortak üretimler yapıyorduk ve bu sosyal girişimi hayata geçirdiği günden beridir de dirsek temasımız hiç kopmadı.
Kreşendo ve festivalde göreviniz nedir? Sorumluluklarınız nedir?
Kreşendo’da sabit bir görevim yok. Kurulduğu günden beri kendi uzmanlık alanlarım çerçevesinden gönüllü ve profesyonel olarak destek verdim. Her sene festival dönemlerinde etkinlik organizasyonları ve operasyonların yürütülmesinde sorumluluk alıyorum. Bu sene de festivalin atölye, konuşma ve konser alanlarında benimle sık sık karşılaşabilirsiniz.
Festival ile ilgili sizi en çok heyecanlandıran şey nedir?
Erkek egemen kültür sanat ortamında alternatif bir duruş göstererek kadınlara alan açmayı öncelemesi ve kendine başka festivallerde yer bulamamış pek çok sanatçının sahne alıp kitlelerle buluşmasını sağlaması. Bir de tüm bu festivalin ağırlıklı olarak ücretsiz ya da uygun fiyatlarla organize edilerek insanlar için erişilebilir olmasını çok önemli buluyorum.
Biraz da 20’lere dönelim: 20’li yaşlar sizin için ne ifade ediyor?
Arayış, heyecan, enerji, stres. İlgi alanlarımın hepsine dair bitmeyen bir enerji ile arayış içinde olmak, onları hayatıma nasıl yerleştireceğimi çözmeye çalışmanın verdiği stresli zamanlar ve inandığım değerler için aktivizm yaparak geçen enerji dolu günler.
Okurlarımıza festivalde kesinlikle kaçırmamaları gereken bir atölye / konser / aktivite önerebilir misiniz?
Konserler, konuşmalar ve atölyelerle dopdolu geçecek bir festivalde tek bir öneri yapmak zor. Ama Şükrü Kibar ile BOYBYE CLASS çok heyecanla beklediğim bir atölye, kaçırmayınız!
Begüm Şengül, Sosyal Medya
Kendinizi tanıtır mısınız? Kreşendo ile yolunuz nasıl kesişti?
Kadir Has’ta Psikoloji okudum ve Radyo, Sinema, Televizyon yandal programını tamamladım. Şimdilerde Klinik Psikoloji yüksek lisansıma devam ediyorum. Aynı zamanda Kreşendo’da çalışıyorum. Üniversite zamanında Boğaziçi kulüplerinden Beril ve Ezgi ile tanışıyordum. 2021 yılında lisanstan mezun olur olmaz kendimi Kreşendo’da buldum :) İyi ki de bir parçası olmuşum.
Kreşendo ve festivalde göreviniz nedir? Sorumluluklarınız nedir?
Kreşendo’da ve festival sürecinde sosyal medya alanında çalışıyorum. Sosyal medya için içerik oluşturmak, görsellerini ve videolarını üretmek gibi sorumluluklarım var.
Festival ile ilgili sizi en çok heyecanlandıran şey nedir?
İlk festivalden beri içinde bulunmak ve gittikçe daha fazla müzisyen kadına ulaşacak olmasını görmek genel olarak çok heyecanlı geliyor.
Biraz da 20’lere dönelim: 20’li yaşlar sizin için ne ifade ediyor?
26 yaşında biri olarak hala 20’lerimdeyim demek hem heyecanlı hem de geleceğe dair kaygılı hissettiriyor… Hala deneyeceğim, keşfedeceğim, öğreneceğim çok şey var bunlar için heyecanlıyım. Umarım 20’lerimin başının acısını sonlarında çıkarırım :)
Okurlarımıza festivalde kesinlikle kaçırmamaları gereken bir atölye / konser / aktivite önerebilir misiniz?
Öncelikle 1 Kasım’da ve 3 Kasım’da gerçekleşecek tüm konserler için çok heyecanlıyım. Ayrıca festivalde yer alacak iki dans atölyesi de kişisel olarak beni çok meraklandırıyor. Dansa ilgisi olanların kaçırmamasını diliyorum!
Öykü Demiz, Kaynak Geliştirme
Kendinizi tanıtır mısınız? Kreşendo ile yolunuz nasıl kesişti?
Ben Öykü, 25 yaşındayım, ODTÜ’de İşletme okuyorum, umarım bu yıl mezun olacağım. Kreşendo’yla yollarımız ilk festivalde gönüllü olmamla kesişti. İkinci festivalde Benim Şehrim Benim Sesim proje katılımcısı olarak bulundum, bu senenin başından beri de ekibin bir parçasıyım.
Kreşendo ve festivalde göreviniz nedir? Sorumluluklarınız nedir?
Kreşendo’da Kaynak Geliştirme Sorumlusu olarak çalışıyorum. Görevim yıl boyunca çeşitli kurumlarla sponsorluk ilişkilerini yürütmek, festival süresince de sponsor operasyonlarının sorunsuz işlemesi için çalışmak.
Festival ile ilgili sizi en çok heyecanlandıran şey nedir?
Sene boyunca uzaktan çalıştığım için, ekiple bir arada olacak olmak festivalin beni en heyecanlandıran taraflarından biri. Bu sene taşınacağımız yeni mekanlar ve Bu Festival Bizim'de ilk kez yer alacak müzisyenler konusunda da oldukça heyecanlıyım.
Biraz da 20’lere dönelim: 20’li yaşlar sizin için ne ifade ediyor?
Şu an tam ortasında olduğum 20’ler, şimdiye dek benim için belirsizliği ve bununla başa çıkmaya çalışmayı ifade etti. "Nereye gittiğini bilmiyorsan hangi yoldan gittiğinin bir önemi yok." diye bir replik vardı, Alice Harikalar Diyarında'daki kedi söylüyordu galiba. Şu ana kadar öyle bir akışı vardı benim için 20'li yaşların, genelde ne istediğimi bilmeyerek veya bildiğimi sanarak çıktığım yolların güzel yerlere vardığı veya varmadığı. İkinci yarı umarım daha tutarlı geçer.
Okurlarımıza festivalde kesinlikle kaçırmamaları gereken bir atölye / konser / aktivite önerebilir misiniz?
Şükrü Kibar’ın Boy Bye Class’ını merakla bekliyorum. Festivalin ruhuyla konuşan, aşırı eğlenceli ve havalı bir atölye olacak bence, ilgisi olan kaçırmasın!
Elif Işık, Pazarlama ve İletişim
Kendinizi tanıtır mısınız? Kreşendo ile yolunuz nasıl kesişti?
Koç Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler okudum, ardından Galatasaray Üniversitesi’nde Pazarlama İletişimi Yönetimi yüksek lisans programını bitirdim. Geçen sene Bu Festival Bizim gönüllüsü olarak Kreşendo ile yolum kesişti, bu sene çekirdek ekibin bir parçası olmak beni çok mutlu hissettiriyor.
Kreşendo ve festivalde göreviniz nedir? Sorumluluklarınız nedir?
Ben iletişim ve pazarlamadan sorumluyum. Görevim Bu Festival Bizim’i sizlere tanıtmak, duyurmak, mesajımızı herkeslere yaymak diyebilirim. :)
Festival ile ilgili sizi en çok heyecanlandıran şey nedir?
Festivale katılan insanların yüzlerinde oluşacak gülümseme beni en çok heyecanlandıran şey <3
Biraz da 20’lere dönelim: 20’li yaşlar sizin için ne ifade ediyor?
20’lerin başları çok heyecanlıydı çünkü “sonunda büyüdüm” diye düşünüyordum, 20’lerin ortası korku doluydu her şeye geç kaldığımı hissetmeye başlamıştım, 20’lerin sonları ise hala daha çok genç olduğumu fark ettiğim ve 30’lar için aşırı heyecanlanmaya başladığım bir dönem olarak sürüyor. Bir taraftan da itiraf etmeliyim ki ruhen 3 yıldır 26 hissediyorum, bazen 29 olduğuma inanamıyorum.
Okurlarımıza festivalde kesinlikle kaçırmamaları gereken bir atölye / konser / aktivite önerebilir misiniz?
1 Kasım ve 3 Kasım’daki konserler çok güzel olacak! Marina Satti konserinde mendil sallamak için sabırsızlanıyorum! 5 Kasım’daki atölyeler için ise kesinlikle kombine bilet almanızı öneririm, arkadaşlarınızla dopdolu ve eğlenceli bir gün geçirmek için harika bir fırsat!
Emre Güzel, Sosyal Tasarımcı
Kendinizi tanıtır mısınız? Kreşendo ile yolunuz nasıl kesişti?
Kendimi disiplinler ötesi sosyal tasarımcı olarak tanımlıyorum ki akademik hayatım da bunun kanıtı diyebilirim. TED Üniversitesi Endüstri Mühendisliği ana dal, Dünya Vatandaşlığı ek dal programını tamamladıktan sonra Kentsel Tasarım yüksek lisansıma devam etmekteyim. Sosyal etki yaratabilmek için 2014’ten beri tasarımı araç olarak kullanıyorum. Toplumsal cinsiyet eşitliği ile başlayan sivil toplum çalışmalarım sonrasında farklı hak temelli çalışmalarla devam etti. 2019’dan beri de farklı kimliklerimizle, disiplinlerimizle bir arada yaşayabileceğimiz ortak yaşama alanları kurma hayali ile çalışan Roof Coliving’in kurucu direktörü olarak mekan ve insan kesişiminde çalışıyorum. Sosyal girişimcilik ekosisteminde yollarımız Kreşendo ile kesişse de Bu Festival Bizim kapsamında bu etkileşim somutlaştı ve partnerliğimiz katlanarak da devam ediyor diyebilirim.
Kreşendo ve festivalde göreviniz nedir? Sorumluluklarınız nedir?
Roof Coliving olarak festival boyunca seyircinin mekânsal deneyimini tasarlıyoruz. Sadece tasarım çalışmalarının ötesinde festival aslında iki kurumu biraraya getirdi ve festivalin bir parçası olduk. Festivalin ruhundan ilham alarak festival mekanlarından görünürlüğü sağlamak ve o ruhu mekanlarda hissettirmek için çalışıyoruz.
Festival ile ilgili sizi en çok heyecanlandıran şey nedir?
Festivalin kentsel mekânda yansımasını görmek beni en çok heyecanlandıran şeylerden biri. Roof Coliving olarak, festival alanlarını mekânsal deneyimlerle zenginleştiriyoruz ve katılımcılara, festivale özgü bir atmosfer sunmayı hedefliyoruz. Ayrıca festivalin dayanışma ruhu, bana 20’li yaşlarımın başlarındaki heyecanı yeniden hissettiriyor. Bu yaşlarda daha cesur adımlar atmaya, yeni deneyimlere açık olmaya dair hatırlatmalar da benim için festivalin değerli ve ilham verici bir yanı.
Biraz da 20’lere dönelim: 20’li yaşlar sizin için ne ifade ediyor?
Dayanışmanın ruhuna gönülden inanan biri olarak Bu Festival Bizim ile 20’li yaşlarımın başlarındaki heyecanımı tekrar hissediyorum. Festivalin kentsel mekandaki yansımaları da bu heyecanımı daha da artırıyor ve 20’li yaşlarımdaki daha cesur olduğum zamanları tekrar tekrar hatırlatıyor.
Okurlarımıza festivalde kesinlikle kaçırmamaları gereken bir atölye / konser / aktivite önerebilir misiniz?
Festival’de konuşmacısı olduğum “Mutluluğu Paylaşmak: Birlikte İyi, Birlikte Güçlü” oturumu kaçırılmayacak oturumlardan biri, ancak kendi oturumumun reklamını kenara bırakırsam Beyoğlu’nu merak edenler için keyifli bir hafıza turu olabilecek “Kreşendo’yla Sokaklar Bizim: Beyoğlu” oturumunu önerebilirim.
Alıp Başını Gidenler #52: Kardelen Köker
KARDELEN ile 14 soru, 14 cevap.
Kardelen, 23 yaşında, İstanbul doğumlu bir müzisyen. Opera bölümündeki eğitimine ara vererek tam zamanlı müzik kariyerine odaklanmış. Onunla belki güzel melodileri, belki 2024 albümü HABİBİ, belki de Mabel Matiz’le yaptığı düet sayesinde tanıştınız. Bu Festival Bizim kapsamında onu 3 Kasım, Pazar günü Salon IKSV’de dinleyebilirsiniz. Bugün de 20’likte onu misafir ediyoruz. Hoşgeldin Kardelen <3
Müzikle yolun erken yaşta kesişti, ilk anını hatırlıyor musun? Zihninde en eskiye dayanan şarkı nedir?
Ailemde herkes müzisyen olduğu için ilkler çok karışık bende. Ablam sayesinde 2000’ler R&B, pop müzikle tanışıyor, annem babamdan türküler ezberliyordum. Ortaya “Beyonce - yeşil ördek” gibi bir sonuç çıkıyor.
Bunu profesyonel bir şekilde yapmaya ne zaman, nasıl karar verdin? Yoksa karar değil daha çok akış mıydı?
Pandemiye üniversite eğitimimin ilk yılında yakalandım. Hayatımı önüme koyunca eğitime devam etmekle ilgili isteğim olmadığını gördüm. Konservatuvara beş yaşında girdiğim için her yeni öğretim yılında aynı bilgileri tekrar etmek yerine, kendimi hiç bilmediğim sularda yeni bir maceraya atmak istedim. Risk almaktan asla pişman değilim. Büyük bir tatmin yaşıyorum kararımdan dolayı, mutluyum.
Böyle bir sektörde iç dengeni nasıl sağlıyorsun? Bu kadar üretim ve tüketim çılgınlığı olan bir dünyada ( ve sektörde) nasıl ilham buluyorsun?
Kendimi bu ara sık sık yoldayken ve 23 yaşında olduğumu hatırlarken buluyorum. Kariyer kurmak, devam ettirmek, canını dişine taka taka çalışmak çok maliyetli ve şartlar çok zor. Ama hayal kurmak ve içini dökmek için bunları unutmak yeterli.
Şu ana kadar kariyerinde ‘dönüm noktam’ diyebileceğin o an neydi?
Ayıramam. Sanki hepsi bir bütün ve zincirleme bir durum olduğundan , kariyerime başlama kararım desem daha doğru olur.
İlk sahneye çıktığında neler hissettin?
İlk sahnem gerçekten bir çocukluk hayalimi gerçekleştirmekti. Tek eksiğim bir taraktı, onun yerine gerçek mikrofon gelmişti. Bütün gün şeker çikolata yemişim gibi bitmek bilmez bir enerjiyle sahnenin bir yanından diğer yanına zıplıyordum. Konser videolarını izlerken kahkaha atmıştım pür neşeyle ordaydım ve bunu içime sığdıramamıştım.
Konser öncesi totemlerin, rutinlerin var mı?
Sahne saatinden biraz önce giyinirim. Sahne saati dışında da “o” enerji içinde olmak, kendimi en iyi hissettiğim anın süresini uzatmak iyi geliyor.
Müziğin ile ilk defa tanışacak insanlara nereden başlamalarını önerirsin?
“NAZAR” ile başlamalarını isterim. Albüm introsu olması dışında bu şarkı sözsüz bile olsa beni en iyi anlatan şarkıdır. Tüm melodiler, ritimler benim organım gibi, düşüncem gibi hissettiriyor.
Şu an seni heyecanlandıran şeyler ne?
Çok düzenli ve sağlıklı bi rutine geçiş yapabildim. Bi yandan İtalyanca öğrenmeye başladım. Bunun devamını sağlamak heyecanlandırıyor beni.
Sana ilham veren sanatçılar, kendine mentor belirlediğin kişiler kim?
Aziza Mustafa Zadeh derim. Küçük yaşlarımdan beri bana ilham olur her anlamda.
20’li yaşlar sana ne ifade ediyor?
Kendimi tanımak ve bununla savaşmamak çok eğlenceli. Zevklerimin, eğlence anlayışımın nasıl değiştiğine, “kariyerime odaklıyım” derken bunun ne kadar çok şeyi kapsadığını öğrendiğime bazen inanamıyorum. En önemlisi sayılarla aram aşırı kötü olmasına rağmen maalesef 20’ler en çok seni “sayılarla” sınıyor.
Bir 20’likten diğerine, bize verebileceğin bir öğüt, bir tavsiye var mıdır?
Biz her şeyi beraber yaşadık, beraber atlattık, başımıza ne gelirse de beraber atlatacağız yalnız değiliz.
Gelecek planlarında ne var?
Sevdiğim, fikirlerini beğendiğim insanlarla üretimler yapmaya devam edeceğim. Sahnelerde de kavuşuyor olacağız.
Bizimle seni iyi hissettiren, gaza getiren bir çalma listesi ya da şarkı paylaşmak ister misin?
“QARDY” isimli bir playlistim var. Oraya kendimi bir filmin başrolü gibi uzaklara baktıran, iyi hissettiren şarkıları koyuyorum.
Sana sormadığım ve söylemek istediğin bir şey var mı?
2024 senesi üretimimin bol olduğu bir seneydi. 1 albüm 2 single 1 feat ile toplamda 13 şarkıyla tamamlıyorum bu yılı. 2025 yılına da yanımda kocaman bir şarkı havuzuyla giriyor olacağım. Beraber söylediğimiz günleri dört gözle bekliyorum.
4 Boyutlu Evimde Hep Dinlediğim O Kız: Şenceylik
“20’lere dair tüm fırtınaları bir kişinin müziğinde hissetmek ise paha biçilemez bir nimettir, Türkçe bilip sözlere eşlik edebildiğimize şükrettirir.”
Yazı:
Birkaç haftadır sürekli ve tekrarla dinlediğim bir sanatçı var, kendisi hem benim üniversite yıllarıma can katmış yakın bir dost hem de fevkalade bir müzisyen. Bu yazı bana 20’lik olmanın neşesini hatırlatan şarkılarına ve sevgili dostum Şenceylik’e bir güzellemedir.
İnsan 20’lerinde içinde yaşadığı düzenle bir yetişkin olarak tanışıp isyan eder, çalışmak ve fatura ödemekle tanışır, bazen ilk kez aşık olur ya da ilk ayrılığını yaşar. Bana sorarsanız tüm bunlarla başa çıkarken müzik elimizden tutar, bazen dibe çeker bazen havaya atar. 20’lere dair tüm fırtınaları bir kişinin müziğinde hissetmek ise paha biçilemez bir nimettir, Türkçe bilip sözlere eşlik edebildiğimize şükrettirir.
Benim 2013’te tanıdığım hevesli ve neşeli kız Şenceylik şimdi resmen bir müzisyen, o her geçen yıl repertuarına ve becerilerine yenilerini eklese de en eski şarkılarından biri benim playlistimden hiç çıkmıyor: Tek Seferde.
Bu şarkıyı yazdığında henüz okuldaydık, o zaman o İşletme bölümünde okuyan ve sürekli özel sektör tatavalarına maruz kalan zihnimize nasıl da hitap ediyordu. Şimdi dinlerken ise sözlerinin zamansızlığını fark edip gülümsüyorum.
“Silah satabilmek için çıkarılan o savaşlar
Aynı yeryüzünde iki çocuğun yüzleştiği farklı şartlar”
İsrail’in Filistin’de çocukları ve diğer tüm sivilleri bombalamasının birinci yılını geride bıraktık.
“Mesailer, maaşlar
Sömürmeye can atanlar
Mücevherler, pırlantalar
Hak yiyen olimpiyatlar”
Bu yıl Imane Khelif’in Olimpiyat sürecinde yaşadıkları gerçek miydi?
Türkiye’de artık mesai ücreti diye bir şey yok, kontratlarda açıkça yazılmakta ne kadar çalışsan da maaşın sabit.
“Namus namus diye diye masum kızı öldürenler
Kalemi zincirleyenler
Düşünceyi hor görenler
Giysiye puan verenler”
Narin’e ne oldu, biz hala Dünyada en çok gazetecinin hapiste olduğu ülke miyiz?
Şarkıda en sevdiğim yer ise Eda’nın adeta dua edercesine “tek seferde yok olsalar” deyişi! Kafam atınca, yolda hızla yürürken, haksızlıklardan bunaldığımda son ses dinlerim ve tekrarlarım “tek seferde yok olsalar.”
İki gün önce ise bu yıl çıkardığı albümü Eteğimdeki Taşlar’da yer alan Kum Saati şarkısını dinliyordum, duramadım mesaj attım: “Sen galiba çok aşıksın…” Sonra konuştuk ve şarkının çok güzel hikayesini birinci ağızdan dinleme fırsatım oldu. Beni hala şaşırtan ise bir insanın bestesiyle, güftesiyle, sesiyle bu hisleri bana aktarabilmiş olması. Sanat tam da böyle bir şey olduğu için güzel, ama her sanat eseri her zaman bu kadar özel değil.
Garip bir zamanda yaşıyoruz, bu kapitalist dünya müzisyenler için de kolay bir yolculuk sunmuyor. Deniz Tekin gibi bir yetenek müziği bırakmaya karar veriyor, tanıdığım diğer müzisyenler ise online platformlar, algoritmalar arasında sanatını öne çıkarmak, kazandığı üç kuruş parayı daha iyi eserler ortaya çıkarmak için harcama savaşında. Şarkı kaydederken stüdyoda iki enstrümandan fazlasını isteyen sanatçıya “Siz galiba biraz eski moda çalışıyorsunuz,” diyen yapım şirketleri çoktan unutmuş gibi eskiden stüdyolara 7-8 kişinin sıkışıp canlı kayıt yaptığını. Bilgisayarlardan ve ses sistemlerinden önce de müzik vardı ve aslında hep var olacak.
Kreşendo’nun Bu Festival Bizim warm-up konserinde Şenceylik, yine eski arkadaşım Beril Sarıaltun, ve bir avuç daha yetenekli müzisyenin sahnede buluştuğunu görmek öyle hoşuma gitti ki. Eskiden üniversite ve liselerin festivalleri de buna hizmet ederdi, beklenmedik bir yeni yetenek sahnede performansıyla herkesi büyüleyebilirdi. Böyle alanların artması şu sıralar en büyük duam - duam belli duyan belli (şüpheli).
Ve tabi bir de platformlar ve sahneler ötesi Şenceylik’ten etrafa yayılan bir yetenek ve kırılganlık huzmesi var. Yaşadığı her şeyi bu kadar açıkça anlatabilmesi cesaret ister eminim, ama cesaretine katılmış inanılmaz bir şair ve müzisyen yeteneği de var onun. Kendisinin son üçlüsü Eteğimdeki Taşlar albümünde bazı parçaların akustik kaydı, bu yazıyı okuyanlar dinlesin - sponsorluk falan almadık vallahi!
🎺 Bu hafta Kreşendo’nun festivali, Bu Festival Bizim medya sponsorluğu kapsamında dolu dolu bir bülten ile sizlerleydik. Kreşendo ekibi, KARDELEN, Şenceylik, festival etkinlikleri üzerine yazdık. Biletlerinizi almayı, kayıtlarınızı yaptırmayı unutmayın. Festivalde görüşürüz.
🎸 Haftaya ise festivalden bildiriyoruz. 20’likte festival deneyimlerimizi, düşüncelerimizi, neşemizi paylaşıyoruz. Kaçırmayın deriz <3
💌Çevrimiçi rakı soframız olan 20'liğin Instagram hesabını buradan takip edebilirsiniz. Artık TikTok’umuz da var, bekleriz.
💬Bu sayımızla ilgili yorumlarınızı, düşüncelerinizi bekliyoruz! Aşağıda buluşalım.
✨ O zaman haftaya görüşmek üzere diyelim mi? ✨
Şerefe!
💕 Yasmin 💕